Gaziantep
Nüfus ve Sosyal Hayat
Nüfus: 1990 sayımına göre toplam nüfûsu 1.140.594 olup, 821.127’si ilçelerde, 319.467’si köylerde yaşamaktadır. Yüzölçümü 7642 km2 olup, nüfus yoğunluğu 149’dur.
Örf ve Âdetleri: Gaziantep 7. asırda hazret-i Ömer zamânında İslâm orduları tarafından fethedilerek, Bizanslılardan alındı. On birinci asrın sonlarına kadar Müslümanlarla Bizanslılar arasında, 12. asrın ortalarına kadar Selçuklu Türkleriyle Bizanslılar ve Haçlılar arasında zaman zaman el değiştirdi. On ikinci asrın ortalarından 1516’ya kadar Türkler ve kısa bir müddet Araplar bölgeye hâkim oldu. Yavuz Sultan Selim Han, 1516’da bu bölgeyi Osmanlı Devletine kattı. Bölge, Türk-İslâm kültürü ile yoğrulmuş olup, diğer kültürler 7. asırda kaybolmuş ve Bizansla Haçlı ordularının ve 19. asırda Amerikalı Protestan misyonerlerinin açtığı Amerikan Koleji ile yeniden tesis edilmek istenen Hıristiyan kültürü, filiz vermeden kurumuştur. Gaziantep’in bütün sosyal yaşayışında Türk-İslâm kültürü hâkimiyetini devâm ettirmektedir.
Kıyâfet: Mahallî kıyâfet her yerde olduğu gibi burada da unutuldu. Köylerde hâlen üste mâvi çuhadan yapılan fermana (önü açık, yakasız, kol ağzı dar çeket) ile alt kısma şalvar ve üçetek entari giyilir. Çarşafla başa “meşafe” denilen kareli örtü sararlar. Yemekleri: Gaziantep’in baklavası meşhurdur. Yemeklerde nâne, sarmısak, kırmızı biber ve baharat çok kullanılır. Üzümden yapılan ve “şire” (üzüm peksimeti) denilen çerezleri meşhurdur. Antep sucuğu, Besni sucuk ve pestili, Samsa ve Bastık başlıcalarıdır. Nüfus ve imkânlarına göre Türkiye’nin en çok eğlence yeri Gaziantep’tedir. Eğlenceye düşkündürler. Çiğ köfte, içli köfte ve lahmacun yaygındır. Kilis kebabı, Alenazik, simit kebabı, kabaklama, sarmısak ve erik tavası, yeni dünyâ ve elma kebabı meşhurdur. Folklor: Halk müziği ve oyunları bakımından Gaziantep en zengin ilimizdir. Halk oyunları çeşitli olup, en yaygını “halaylar”dır. Barak ağzı denilen okuyuş biçimleri, türkü ve ağıtları, uzun havaları meşhurdur. Halk edebiyâtı çok zengin olup, pekçok meşhur halk şâiri ve ozan yetişmiştir. El sanatları: Gaziantep’te el işlemeciliği, kilim dokumacılığı ve bakırcılık çok yaygın ve üstün bir seviyededir. Bakır vazo, mangal ve diğer turistik bakır eşyâlar çok kıymetlidir. Küçük el tezgâhlarında bez, halı, keçe, aba, kilim dokunur.
Eğitim: Gaziantep 7. asırdan bu yana bölgenin kültür merkezi olmuştur. Osmanlılar devrinde pekçok medrese, ipekçilik ve ticâret okulları bulunuyordu. Hâlen okuma-yazma oranı yüzde 60’ı yeni aşmıştır. İlde 81 anaokulu, 787 ilkokul, 68 ortaokul, 9 meslekî ve teknik ortaokul, 20 lise, 18 meslekî ve teknik lise vardır. Gaziantep Üniversitesine bağlı Eğitim Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Tıp Fakültesi ve Yabancı Diller Okulu gibi yüksek öğretim kurumları mevcuttur.
Yetişen meşhurlar: Târih boyunca bir kültür merkezi olan Gaziantep’te pekçok ilim ve edebiyât adamı yetişmiştir. Bunlardan bâzıları: Türk târihçisi Aynî, Şâir İbn-i Bâlî, Muhammed Münib, Mütercim Âsım Efendi, Şâir Münip Efendi, Maârif Nâzırı Tâhir Münif Paşa (7 dil bilirdi), Karacaoğlan, Gündeşlioğlu, Deli Boran, Âşık Hacı gibi ozanlardır. Kuvay-ı Milliye kumandanlarından Şâhin Bey (üsteğmen Said Efendi), Fransızlara karşı yaptığı savaşta şehid oldu. Halk arasında destanlaştı. Merkez Elif köyü aşîret reisi Karayılan Molla Mehmed, Fransızlara karşı ilk mücâdeleyi başlatarak şehid oldu. Şıh Câmiinde gömülüdür.